Kız Kulesi
M.O. 5. yüzyılda bugun kulenin bulundugu adacıkta bir gumruk noktası olusturulmus ve Karadeniz’den gelen gemileri denetlemek ve vergi almak amacıyla insa edilmistir. Kyzikos'taki deniz zaferinden sonra, M.O. 408'de Atinalı general Alkibiadis, muhtemelen Karadeniz'den gelen gemiler icin Uskudar'ın onundeki kucuk bir kaya uzerine ozel bir istasyon insa etti. Uskudar'ın sembolu haline gelen kule, Uskudar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. M.O. 24 yıllarına kadar uzanan bir gecmise sahiptir. 1110'da Bizans Imparatoru I. Aleksios, tas duvarla korunan ahsap bir kule insa etti. Kuleden Konstantinopolis'teki Mangana semtinde (tarihi yarımadada bir mahalle) dikilmis baska bir kuleye uzanan bir demir zincir gerildi. Adacık daha sonra su altı kalıntıları hala gorulebilen bir savunma duvarı ile Asya kıyısına baglandı. 1453'te Istanbul'un Osmanlılar tarafından fethi sırasında, kulede Venedikli Gabriele Trevisano tarafından yonetilen bir Bizans garnizonu bulunuyordu. Daha sonra yapı, Fatih Sultan Mehmed doneminde Osmanlı Turkleri tarafından gozetleme kulesi olarak kullanılmıstır. Ilk olarak Yunan doneminde bir mezara ev sahipligi yapan bu ada, Bizans doneminde insa edilen ek bina ile gumruk istasyonu olarak kullanılmıstır. Osmanlı doneminde ise gosteri platformundan savunma kalesine, surgun istasyonundan karantina odasına kadar bircok islev yuklenmistir. Asli gorevi olan ve yuzyıllardan beri varlıgı ile insanlara, geceleri ise gecen gemilere goz kırpan feneri ile yol gosterme islevini hic kaybetmemistir. Bazı Avrupalı tarihciler buraya Leander Kulesi derler. Kule hakkında pek cok rivayet bulunmaktadır. Antik Cag'da arkla (kucuk kale) ve damialis (dana yavrusu) adları ile anılan kule, bir ara da "Tour de Leandros" (Leandros'un Kulesi) ismi ile unlenmistir. Simdi ise Kız Kulesi ismi ile butunlesmistir ve bu ismi ile anılmaktadır. Cok eski gecmisi olan Kız Kulesi, bir zamanlar Bogaz'dan gecen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmıstır. Kule ile Avrupa yakası boyunca buyuk bir zincir cekilmis ve gemilerin Anadolu yakası ile Kız Kulesi arasından gecisine (O zamanlar gemi boyutları kucuk oldugu icin gecebilmekteydi.) izin verilmistir. Bir sure sonra kule, zinciri tasıyamamıs ve Avrupa yakasına dogru yıkılmıstır. Kuleden suyun icine bakıldıgında yıkıntıları gorulmektedir. Kule 1509 depreminde yıkılmıs, yeniden insa edilmis ve 1721'de yanmıstır. Sadrazam Damat Ibrahim Pasa tarafından imar emri verilmis ve yeni bina deniz feneri olarak kullanılmıs; cevre surlar 1731 ve 1734 yıllarında onarılmıstır. Sonunda 1763'te kule daha dayanıklı tastan yeniden insa edildi. 1829'dan itibaren karantina istasyonu olarak kullanılmıs ve 1832'de Sultan II. Mahmud tarafından yeniden restore edilmistir. 1945'te, kuleyi yamama sırası liman yonetimine geldi. Daha sonra 1998'de tekrar restore edildi, kısa bir sure once James Bond filmi Dunya Yetmez'de yer aldı.